KAMYON

KAMYON

Sana çok anlamlı cümleler sarfedecektim
Yığınla ömrüm heba olmasın bari diye
Sana anlamdan yoksun kalma pahasına
Derin ve ucube cümleler sarfedip
Kurtulacaktım tüm anlamlarımdan
Anlamlaştırdıklarımdan
Seni herkesin görüp kaçtığı
Sadece benim bakalaldığım bir şehrin tepesine geçirecektim seni
Sen bencil bir ruhla yönetici sanacaktın kendini
Bense taç etmeyi düşünüyordum
İçimden bir kamyon geçti sanki
Egzozu patlamış
Susturucusu sökülmüş bir motosiklet geçti
İçimden sen geçtin
Freni patlamış bir kamyondun sanki
Kulağımdaki uğultuğu anladım
Yıkıntıyı içimdeki
Her bişeyi anladım
Ağız dolusu laflarım vardı
Heybem sana gebe
Beni alıp götürür mü gene dağlara? dedim varlığı
Elim havada kaldı
Varlığının uzattığı elim!
Dağlar uzaklaşacaktı sanki benden
Kamyon girmese içime!
Ben gene de alıp geçireceğim başına o şehrin
Seni!
Senin o şehri başıma geçirme hevesini kursağında bırakarak!
Şimdi sakin ve gayretkeşliğini de alarak
Beni de alarak
Elimden dağlarımı da alarak git!
Elimden dağlarımı alanın nereye gideceğini
Nereden gideceğini
Ve hangi yolu takip edeceğini bilmeden git!
Yollar çıkmaz değilse
Gidilebilir değilse
Al başını
Nereye istersen oraya git!

M’S
21.38
20.10.’12