Hâl hatır sorar gibi kırılıyor
Gülümser gibi kapatıyor kapıları
Acısı kursağında kalıp
Mutluluğa koşar gibi
Düşüyoruz rüya gibi boşluğa
Ağlamaktan içi geçmiş çocuğun
Sessiz ve derin uykusunda
Yumruğunu sıkması gibi
Çalıyoruz
Yüzümüze kapanacak zamanın kapısını
Kahkaha çığlığı zannediyoruz
Yüzümüzdeki maskeyi sökerken
Maskenin çıkardığı yaban sesi!
Düz yolda seğirterek
Yaklaşıyoruz uçuruma
Her yeni gün dünden fazla…
Ölüm gözlerini kapatsa da
Dimdik ayakta
Hariçten gazel okuyoruz
Dünyaya methiye makamında…
M’S


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YouTube