YILMAK YOK YOLA DEVAM…
Yazmaya başladığım 2007 yılından beri,
Gerek sosyal medyada, gerek yazılarımın yayımlandığı gazete ve internet sitelerinde yapılan yorumlarda, gerek yüz yüze, gerek telefondan gizli numaralarla aranarak tehdit edildim.
Hatta kesmedi Pensilvanya ayısı hakkımda dava açtı.
Tehditleri sıralamak gerekirse…
Silivri’de senin de yerin hazır,
İşinden olacaksın,
Sokakta kalacaksın,
Dileneceksin,
Senin ağa babaların yüzüne bile bakmayacak,
Bize yalvararak af dileyeceksin…
Bunlar buraya yazılabilir olanlar, edilen küfürleri yazmıyorum bile.
Bir de iyi niyetle,
Kendine dikkat et,
Herkes kendini kurtarır olan sana olur,
Dilin çok sivri,
Başına bela alacaksın diye uyaran dostlar vardı…
Rızkı verenin Allah olduğunu söyleyince yüzünde şaşkınlık ifadesi taşıyan Müslümanlar gördüm…
Benden olmayan insanların nefretini kazandım, benden olup da nasıl böyle pervasız olacağımı anlamadığını söyleyen insanlar dudak büktü…
Hak bildiğim yolda, olumlu eleştirileri dikkate alarak ve oto kontrolü sağlamaya çalışarak ilerledim.
İnsanların fikirlerine muhalif olurken kırdığım kalpler de olmuştur elbette.
Yazı hayatım boyunca müthiş destek aldığım dostlarım oldu. Çok dost kazandım.
Davamın bu kadar yükselmesine zerre kadar katkım olduysa kendimi dünyanın en mutlu insanı sayarım.
Her şeyin gelip geçici olduğuna,omurgalı olmanın önemine inanan biriyim.
Kendimi bildim bileli Millî Görüş davasının içerisindeyim. Ne Pensilvanya ayısına sevgi besledim hiçbir zaman, ne de Millî Görüşe ihanet edenlere…
Yılmadım, yılmayacağım.
Allah bana kanı beş para etmez birilerine hizmet etmeyi nasip etmesin.
Tüm tehditleri elimin tersiyle gene itiyorum bir kenara.
Bana bu kutlu yolda destek olan herkesten Allah razı olsun.
Bu bayrağı daha yükseğe taşımak boynumuzun borcu!
Yeryüzünde yaşayan Müslümanların tek umudu olan Reis’i Abdulhamid yalnızlığına terk etmeyeceğiz bu da böyle biline…
Mustafa SÜS