ŞAH-FIRAT MI MUHALEFET-NAKAVT MI? (Köşe Yazısı)
Hemen her konuda olduğu gibi, Süleyman Şah türbesinin yerinin değiştirilmesi konusunda da hükümet ciddi işler yaptı.
Operasyonun adını koyarken mesela…
Muhalefet-Nakavt yapabilirdi operasyonun adını, yapmadı.
Devlet meselesini basite indirgemekten kaçındılar herhalde.
Sakın hükümeti yağlama olayına gireceğim zannetmeyin, olaya Vatan-Millet-Sakarya açısından da bakmayacağım rahat olun. Yeterince yapıldı o işler.
Hükümetin, muhalifleri iyot gibi ortada bırakma olayına bayılıyorum.
6-7 Eylül olayları sırasında hükümeti, güvenlik problemi konusunda mı eleştiriyor muhalefet, alın size iç güvenlik yasası.
Trafik konusunda yıllardır çözülemeyen sorunlar mı var? Üçüncü köprü. Duble yollar. Denizaltı ve Havaray projeleri.
Her gün şehit haberleri mi geliyor? Alın size çözüm süreci!
Ama durun bi dakka!
Bu ve buna benzer eleştiriler yapıldığında ve insanımız için hayırlı olduğuna inandığımız icraatları hayata geçiren hükümete, ellerine sağlık diyorlar mı?
Demiyorlar, derler mi? Muhalif olmanın da bedeli var!
Madem iktidara gelme şansımız yok diyen alıyor sazı eline.
Hiçbir ülkede, hiçbir muhalefet, sırf muhalefet yapacağım diye, kendi ideallerinden, fikirlerinden, geçmişte söylediklerinden vazgeçmez.
Benim ülkemde nasıl durumlar?
Muhalefet olmanın bedeli var dedik. Bu bedel hiçbir zaman ülkemizin ve insanımızın aleyhinde olmamalıydı.
Yerden yere vurun hükümeti, eleştirin doyasıya, egonuz tavan yapsın umurumda değil.
Ama şunu yapmayın:
Köprü yapalım mı? Hayır!
Yol yapalım mı? Hayır!
Askerimiz, yavrularımız ölmesin değil mi? Hayır!
Amerika’nın, İsrail’in, İngilizlerin tekerine çomak sokalım mı? Hayır!
Kamu malına zarar veren eşkıyalara karşı devletimizin eli güçlensin mi? Hayır!
Terörü bitirelim, milli kaynaklarımızı insanımızın refahı için harcayalım mı? Hayır!
Tüm dünyanın gözü önünde, bizi Suriye’deki bataklığa çekeceklerdi ve kendi icat ettikleri terörle ülkemizi savaşa sürükleyeceklerdi, buna engel olmak için türbenin yerini değiştirelim mi? Hayır!
Çaldıkları sorularla gençlerimizin hakkını yiyen, gizli sırlarımızı yabancı istihbarat teşkilatlarına peşkeş çeken, devletin hemen her kademesine yuvalanmış, Gezi Olaylarının baş aktörü olan paralel çakallara haddini bildirelim mi? Hayır!
Peki, neye evet?
Çözüm süreci olmasın, insanımız ölürse hesabını soralım.
Köprü, yol, Marmaray yapmayın, trafik sorunu olursa hesabını soralım.
İç Güvenlik Yasası çıkarmayın her eylemde masum insanlar ölsün, hesabını soralım.
Türbenin yerini değiştirmeyin, savaşa girerseniz hesabını soralım.
Hadi lan oradan!
Siz hesap soracaksınız diye halkımız diken üstünde mi yaşayacak denyolar?
https://www.facebook.com/cayvarmi
https://twitter.com/saskinkelimeler