RÖVANŞ ÖYLE OLMAZ GUDİKLER
“İnsana istediğiniz cezayı verebilirsiniz ama asla onu öldüremezsiniz, çünkü ruh ölmez.” Diyordu Tolstoy.İnsanların elinden ekmeğini alabilirsiniz, onlara istediğiniz cezayı verebilirsiniz.
İşkencenin her çeşidini yapabilirsiniz.
Hiçbir acı sonsuza dek sürmez, bunu da bilmelisiniz.
“Meclis halka meydan okuma yeri değildir.” Demişti Ecevit. Halkın oyuyla gelip meclis sandalyesinde oturan bir vekile. Sırf başı örtülü diye.
Sanki halk başörtüsü düşmanıydı da o da tepeden inip gelmişti o meclise.
Ne oldu sonra?
Ne olacak, hepiniz biliyorsunuz ne olduğunu.
Halka meydan okunacak yer değildir diyenler bir daha halkın tercih ettiği kimseler olamadı.
Birisi de çıkıp, “Siyasi hayatıma mal olsa bile ben bu İmam Hatipleri bitireceğim.” Demişti.
İmam Hatipler bitmedi ama kendisinin yerinde yeller esiyor.
Ruhlar ölmez demiştik en başta.
Evet, ruhlar ölmedi. İstedikleri işkenceyi ettiler ama ruh kalıcıydı.
Şimdi ellerinde zulüm imkânı kalmadığından, kuyruklarına basılmadığı halde feryat figan ediyorlar. Aman rövanş alınmasın.
Kimsenin kimseden rövanş falan aldığı yok.
Kimsenin kimseye zulüm falan ettiği yok. Rahat olun. Hiç olmadığınız kadar rahatsınız zaten de, değilmiş gibi yapıyorsunuz.
Şimdi yapılanlar, bir zamanlar bu milletin elinden alınan imkânların geri iadesidir.
İade-i itibardır bir nevi.
Meslek liselerinin orta kısmı açılıyor, başörtüsü zulmü bitiyor, insanlar çocuklarını istedikleri okullara gönderebilecek.
Halkın elinden alınan, gasp edilen özgürlükler geri veriliyor.
Kimse lafı eğip bükmesin.
Rövanş değil bu!
Milletin yıllardır kanını emdiniz, duygularını sömürdünüz, vampir gibi, yarasa gibi. İnsanların ceplerini boşalttınız göz göre göre.
İnsanları aptal yerine koydunuz. Elinizde bir medya borazanı, sırtınızı dayayıp askere boza pişirdiniz milletin ensesinde.
Millet de sizi sandığa gömdü. Millet sizi tarihin çöplüğüne attı.
Kusura bakmayın, ana sütü gibi helal olan özgürlükler geri geliyor diye ettiğiniz bu feryat kimse de karşılık bulmuyor.
Ayak oyunlarıyla, hilelerle, düzenbazlıklarla kurduğunuz tuzak başınıza geçti.
Her şeyi hesap ettiniz, muhtar bile olamaz dediğiniz adamlar şimdi başbakan oldu, bir tek Allah’ın tuzağını hesap edemediniz.
Edemezdiniz, çünkü siz de o basiret yoktu ve hala da yok.
Siz dünyevi düşünmeye devam edin.
Şimdi güneş doğdu ve karanlığa alışmış gözleriniz güneşin ışığından kamaşmaya başladığı için her yeri karanlık olarak görüyorsunuz.
Bu size müstahak.
Tuzunuz kuruydu sizin, karanlıklarda epey avladınız milleti ve elinizi ovuşturuyordunuz milletin cebini boşaltırken. Milletin kanını emerken doymuyordunuz.
Musluklarınız kesildi.
Tabii ki bağırıp çağıracaksınız.
Ama nafile.
Ok yaydan çıktı artık
Yarın tekrar elinize fırsat geçip de yine aynı zulmü reva görürseniz bu millete, daha da beter olacağınızın resmidir.
Artık halkın gururuyla oynamaktan vazgeçin. Hala kandırmaya çalıştığınız halk eskisi gibi değil.
Siz farkında olmayabilirsiniz ama;
Bu milletin ahı yerde kalmadı, kalmayacak.
mustafasus@hotmail.com
www.mustafasus.com
{fcomment}