DOLAR MI BOŞALIR MI GÖRECEĞİZ!
DOLAR MI BOŞALIR MI GÖRECEĞİZ!
Osmanlıyı yıkarak Hilafeti kaldırıp Müslümanların başsız kalmasını sağlayanların asıl gayesi İslam düşmanlığı olsa da, bunun bir de yan getirisi vardı onlar için.
Bir taşla iki kuş vuracaklardı.
Hem İslam medeniyetinin ilerlemesini durduracaklar hem de verimli İslam topraklarını sömüreceklerdi.
Planı işletebilmek için de;
Manda ve himaye karşıtı süper yetkilerle donatılmış bir lider gerekiyordu. Buldukları lider hem başkalarının topraklarımızı işgaline karşı olacak hem de yapılan planı birebir uygulayacaktı.
Osmanlı böylelikle bitirildi.
Misak-ı Milli sınırları çizildi. Cumhuriyet kuruldu. Tam bağımsız bir Türkiye oluverdik.
Kitaplar yakılsa da, göçebe kültürün etkisinden kurtulamayan millet, dededen oğula aktarılanlarla yavaş yavaş küllerinden doğmaya başladı.
Önlerine örülen duvarlardan bir tuğla düşünce Menderes çıktı piyasaya… Hemen alaşağı edildi.
Sonra Özal geldi birkaç tuğla daha düşünce, onun da icabına bakıldı. Ardından Erbakan’a aynı akıbet layık görüldü.
İktidarın alaşağı ettiği liderlerin icabına bakılırken bir şey unutuluyordu…
“O liderler gömüldü lakin tohum olduklarının bilincinde değillerdi.”
Allah o liderlerin hepsinin kimliğini bir vücuda terkip edip saldı düşmanların üstüne!
İlerlememesi için alınan her türlü önlem bir şekilde aşıldı.
İsmet Özel’in;
“Engeller; gözümüzü hedeften ayırdığımızda gördüğümüz o ürkütücü şeylerdir.” Sözüne kulak verenler, engelleri görmedi bile!
Badireler birer birer atlatılıyor, herkes şaşkına dönüyordu.
En son 15 Temmuz badiresi vardı. Planı uygulamaya sokanlar, tamam, oldu bu iş diyorlardı ki, milletin kendine gelmesiyle yerle yeksan oldular.
Düşman uyur mu? Uyumadı. Düştüğü yerden kalktı hemen başka planları devreye soktu.
Şimdi Allah bizi parayla imtihan ediyor…
Evet, durum bu sefer ciddi.
Kurşuna kafa atanlar acaba ekonomik kriz ile mücadele ederken liderlerini(ülkesini) satacak mı?
Üst Akıl denilen it sürüsü şimdi bu soruya cevap arıyor!
Evet! Bu millet açlıkla, sefaletle terbiye edilemez! Bunu da öğreneceksiniz!
Kurtuluş savaşında ayağındaki çarığı yiyerek karnını doyuran milleti, dolarla, faizle terbiye edemeyeceksiniz!
“Dut kurusu, süpürge tohumu yediğimiz günleri” Kore’ye giderken def eylediysek, kendi öz ülkemizi kurtarmak için bağrımıza taş basar bu cennet vatanı kimseye yar etmeyiz!
Şehadetin ne manaya geldiğini bilmeyenler bize ömür biçiyor ama biz Allah yolunda ölmekten utananlara leş gözüyle bile bakmıyoruz!
Hamaset edebiyatı yapıyorsun diyenler için:
Bknz: 15 Temmuz!