YESİNLER SİZİN VATAN SEVGİNİZİ
YESİNLER SİZİN VATAN SEVGİNİZİ
Duvara asılan resmin beğenmediğiniz yerlerini yanındaki kalemle işaretleyin, demişler; her gelen bir çarpı işareti koymuş ve resim hiçbir şekilde tanınmaz hale gelmiş, çarpı işareti koyanlara, siz daha iyisini çizin diye boş kâğıt vermişler, kâğıtta tek çizik yok.
Şimdi herkes yapılacak olan yeni anayasaya ve terör sorununun çözümüne odaklandı.
Eline kalem alan, önüne mikrofon uzatılan muhalifler başlıyorlar çizilen resme çarpı atmaya ve ortaya resim değil çorbaya benzer bir çıkıyor.
O muhaliflerin önüne boş kâğıt koyuyorsunuz, hepsi dut yemiş bülbül.
Kimisi koltuğundan korkuyor çözüm olursa, kimisi sevmedikleri partinin çözümü getireceğinden korkuyor, kimisi de laf söyleyeyim de beni de bir halt zannetsinler diye atıp tutuyor.
Ülkemize şöyle bir göz gezdirin, çözümün değil de sorun ’un etrafında dönenlere bakın, bugüne kadar memlekete hayırlı tek bir iş yaptıklarını görecek misiniz? Bir dikili ağaçları var mı bunların? Hangi sorunun üstesinden gelmişler, neleri başarmışlar?
Kendilerini aydın, kanaat önderi, bir bilen vs. olarak görenlere bakın. Bizim ağırlığından şüphe etmediğimiz, söylediği sözlere kulak kesildiğimiz kocaman Üstad diyebileceğimiz şairlere bakın. Onlar da katıldı çok sesli koroya.
İsmet Özel, Sezai Karakoç gibi, yıllardır insanımızın ufkunu açan bu yazarlar bile, ellerine kalemi almışlar ha bire çarpı atıp duruyorlar ortadaki resme.
Soruyoruz, senin önerin ne?
Tık yok. Kocaman adamlardan tık yok. Araştırıyoruz acaba bir yerlerde alternatif çözüm önerileri var mı? Hayır, ara ki bulasın.
Amerika oyunu, İsrail parmağı, Suriye endeksli olay vs. Hep aynı terane.
Başbakan yıllar önce terörü çözelim deyince, Habur talihsizliği süreci baltalarken Suriye olayları patlak vermemişti. O zamanlar Suriye’den söz eden yoktu. Ki aynı Başbakan, aynı gerekçelerle terör çözülsün diyor.
Eline sazı alan, çalmasını bilse de bilmese de, o zaman başka şeyler söylüyor karşı çıkma adına, şimdi başka şeyler söylüyor.
Biz, sorun çözülsün, sorunun değil çözümün bir parçası olalım, akan kan dursun, insanımız ölmesin, teröre harcanan para milli ekonomimize kazandırılsın dediğimiz zaman da, ne yalakalığımız kalıyor ne makam mevki beklentisi içinde olduğumuz.
Üstüne basa basa söyledik mermer kafalı beyinlere bir daha tekrar edelim, biz bu ülkeyi zerre kadar karşılık beklemeden seviyoruz, insanımızı karşılık beklemeden seviyoruz, Ak Parti daha piyasada yokken ne dediysek aynısını söylüyoruz, sizin vatan sevginiz bizimki ile kıyaslanırsa biz insanlığımızdan şüphe ederiz. Vatanımızı seviyoruz ki, insanımızı seviyoruz ki çözüm istiyoruz, terör dursun ülkemiz her yönden gelişsin, herkes refah içerisinde yaşasın diyoruz.
Siz ne diyorsunuz? Hiçbir şey.
Papağan gibi, terörle masaya oturulmaz, ülke bölünecek, teröristi adam yerine koydular, dış güçler istedi oldu vs. abuk sabuk, ipe sapa gelmeyen şeylerle milletin kafasını şişiriyorsunuz.
Daha dün, referandumda, bu referandum geçerse, şeriat gelir, ülke bölünür falan diyordunuz? Referandum geçti, ne ülke bölündü, ne şeriat geldi.
Siz kafanızdaki kendi icat ettiğiniz karanlığa küfrederek herkesin hayatını karartıyorsunuz ve adına da vatan sevgisi diyorsunuz.
Kanı kan ile değil kanı su ile yıkarlar…
Yesinler sizin sözde vatan sevginizi…
mustafasus@hotmail.com
www.mustafasus.com
Kaleminize sağlık sayın hocam…Duygularımızı en güzel şekilde ifade etmişsiniz
Çok uzunca bir süredir başlatılan bir linç girişimi var ülkemizde.Çeşitli sosyal paylaşım sitelerinde sürekli aleyhte, hatta uyduruk haberler yayınlanarak insanları galeyana getirmek için çabalanıyor.İnsanlar neye inanacağını şaşırmış kafası karışık vaziyetteEn kötüsü de dediğiniz gibi ne yapılsın, nasıl bir çözüm getirmek istersin dendiğinde ya hiç ses yok ya da Kürtlerin kökünü kurutsunlar,durumunu beğenmeyen defolsun gitsin”gibi önerileri olanlar bile var.Bu kadar şehit boşuna mı verildi,güneydoğuyu Apoya teslim ettiler,vatanı parçalıyorlar,vatan hainleri,bayrak düşmanları gibi söylemlerle AKP ve destekleyenlerini dışlama,hain ilan etme,neredeyse insanımızı kışkırtıp linç girişiminde bulunma aşamasına geldiler.
Duran bir saat bile günde iki kez doğruyu gösterirken,Başbakanın en doğru,en akılcı kararlarına bile ters tepki veren insanların nasıl bir düşünce yapısına sahip olduğunu bir türlü tahayyül edemiyorum.Hayatım boyunca partici olmadım,hiçbir partiyi de körükörüne desteklemedim.Zaman zaman eleştirdiğim yönleri olsa da(Mesela fevri davranmasını her zaman eleştiririm) ben bu adama inanıyorum.Bu adamı seviyorum.On yıldır vatana nasıl hizmet ettiğini,ülkenin nasıl değiştiğini ve Tayyip Erdoğanın nasıl yorgun göründüğünü omuzlarındaki yükün ağırlığndan adeta çöktüğünü görüyorum.Ama bir başkasının da bizi onun gibi taşıyabileceğini düşünemiyorumBir seçim arifesinde çözüm sürecinin ülke yararına olacağına inanmasa kendine bu kadar oy kaybettirecek bir girişimde bulunmazdı,siyasi hayatını riske etmezdi diye düşünüyorum.Çözüme katkıda bulunmayı bırakın ,tamamen baltalamaya yönelik çalışan muhalefet,terörün bittiği anda beslenip büyüyeceği alan kalmayacağını anladığından son çırpınışlarıyla bir atak yapıp kurtulmaya çalışıyor.Gelen her şehit cenazesinden fayda uman çözümsüzlükten beslenen,hayatlarının hiçbir döneminde demokrasiye inanmamış,halkı daima koyun gibi gören ve aşağılayan bu zihniyet artık yok olmaya mahkum olacağından korkuyor.Biz millet olarak artık şehit cenazesi istemiyoruz..Herkes barış ortamında yaşansın ,terör bitsin istiyor.Dünyanın hiçbir ülkesinde silahlarla barış ortamı ve demokrasi sağlanamamıştır.Başbakanında en doğru çözümü bulacağına inanıyor ve Allah yardımcısı olsun diyorum.
İnsallah arkadaşım teşekkür ediyorum.. Dualarınızın kabul olması dileğimle…