KARGANIN GAGASINDAKİ ZEHRİ GÖRMEK!
Davutoğlu bu ülkenin yetiştirdiği nadir şahsiyetlerden biriydi. Pratik zekası, sorunların çözümünde inisiyatif alması, tıkanan ilişkilerin önünü açması onun siyasi bir deha olduğunun da teyidi idi.
Abdullah Gül ile hemen hemen aynı kulvarda yol alıyordu.
Yani kısaca, ülkeyi Gül ile Davutoğlu yönetseydi,
Kutuplaşma bu kadar had safhada olmayacaktı.
Gezi eylemleri,
17 25 Aralık darbe girişimi,
Akademisyen bildirisi gibi gerginlikler tatlı geçişlerle savuşturulacak,
7 Haziran’dan sonraki azan terör ile masaya oturulacak,
AB ile ilişkiler, Amerika ile ilişkiler gayet sakin, suhuletle ilerleyerek sıfır sorun politikasına devam edilecekti.
Siyasetten biraz olsun anlayan bunların ne demek olduğunu gayet iyi bilir.
Ülkemizde at oynatmak isteyen, söz söylemek isteyen, siyaseti abluka altına almak isteyenler yukarıda sözünü ettiğim gerginlikleri, onurlu politika izlediğimiz için çıkardı.
Gerginlikleri tatlı geçişle savuşturmak demek, bir nevi teslim olmak demektir.
Niyet doğru da olsa, kutuplaşma ülkeyi geriyor mantığı ile yaklaşmış olsa bile Davutoğlu, onların amacına hizmet etmiş olacaktı, bunu da samimi bir iyi niyetle yapmış olacaktı.
Cehenneme giden yola döşenen taşlardan ibaretti iyi niyet aslında.
Koalisyon görüşmelerine Reis müdahale etmemiş olsaydı Hoca Bir şekilde hükümeti CHP ile kuracaktı.
Ülkenin gerçekleri ve Türkiye üzerinde oynanan oyunların arka planını bilenler şunu da gayet iyi bilirler,
Reis’in aldığı kararlara karşı çıkıp, Hoca’nın aldığı, alacağı kararları alkışlayan ya da sessiz kalan kitle tam anlamıyla Türkiye’nin gerçek düşmanlarıdır!
Yeni Türkiye’de iyi niyetli, naif, bilge insanlara ciddi ihtiyaç olduğu gibi, son sözü söyleyenin de kurulan tuzakları bertaraf etme gibi sorumluluğu var.
Bunu anladığımız zaman şu anki süreci de anlamış oluruz.
Gagasında zehir olan kargaların tarlaya rızık aramaya gelip tarlada ne varsa zehirlemeye çalıştığını görmek ve onları tarladan kovmak gerekirdi.
Kuşun sevimli olması gagasındaki zehiri görmemize engel olmamalıydı!
O zehri gören de Reis idi.
Bir gövdeye iki sağlam baş fazla geliyordu, biri düştü, hepsi bu!
Mustafa SÜS