Genç Kızla Evlenen Dede (Öykü)

SAR DEDENİN BOYNUNU (Öykü)
Hiç unutmam çocukluk yıllarımda dinlemiştim epey acıklı bir hikaye…
Şehre yakın bir köyde yaşayan matematiksel yaşı epey büyük ama heves, ihtiras ve nefis yaşı epey küçük hatta alçak olan bir ihtiyar yaşıyor. Eşi ölünce evlenmek için etrafında rahatsız etmediği kimse kalmıyor, bana hanım bulun diyerek. Öyle herkesi de beğenmiyor aç gözlü ihtiyar…
Birkaç aklıevvel genç, plan yapıyorlar, sinsice, kalleşçe!
Dağ köylerinin birinde, kar yağsa altı ay yolların kapandığı bir köyde yaşayan genç bir kızı gözlerine kestiriyorlar… Öyle ya, o köylerde şehre gitmek, şehre yakın bir yerde yaşamak epey önemli!
Dağları yolları aşıp köye varıyorlar, kapıyı çalıyorlar, hoş beş, selâm kelâm…
Allah’ın emri, Peygamberin kavliyle kızı istiyorlar lâkin kıza, içlerinde en yakışıklı olanı gösteriyorlar, sen buna varacaksın diyerek.
Şark kurnazlığı mi dersiniz, köylü kurnazlığı mı dersiniz, şeytan görevinden istifa etti mi dersiniz, pabuca şeytan giydirmek mi dersiniz, aklınıza ne gelirse deyin, deyim yerindeyse.
Kızı alıp götürüyorlar köye, düğün dernek oldu mu bilmiyorum o kısımları anlatılırken ben büyük ihtimalle çay yapmaya gitmişimdir.
Zaten çok da önemli değil…
Gerdek gecesi kız ile yaşlı ihtiyar odada oturuyorlar…
Kız utangaç bir şekilde, dede git de hazaar oğlun gelecek diyor…
Yaşlı dede, dünyanın en iğrenç hallerinden birini bürünüp, sırıtarak…
”Gelen de bu, giden de bu, sar dedenin boynunu cığış cığış!” diyor…
Türkülerimize bir kulak verin…
Bu konu birçok yerde işlenir…
”İhtiyara varıp da,
Dede mi diyeceğim!” de olduğu gibi…
”Öpmesi yok sevmesi yok bir uşak
Ana beni bir çocuğa verdiler!” de olduğu gibi…
Etrafınıza bakın, bu tür kandırmalar devam ediyor…
Yaşlı adam, genç kız olayı olarak düşünmeyin kandırma işini…
Ve ahiret! Allah’ın en büyük mucizelerinden biri…
Mustafa SÜS