TUT KENDİNİ DÜŞMEDEN! (Deneme)

TUT KENDİNİ DÜŞMEDEN!
Sırtını duvara yalnızca hayvanlar kaşıtmaz!
Ve dört duvar yalnızca yalnızların üstüne üstüne gelmez!
Kendini aşağı atmadan önce aşağıya in ve bekle kendini!
Sen aşağı düşerken sırtını kaşıyan duvar tutamaz seni.
Duvarın elleri yok!
Ve dalları da yok düşerken boşluğun!
Şiirsel bir boşlukta saklanan adı sanı belli olmayan şarkılar vardır.
Belki vardır diye umut ettiğin kendin de, aşağıda seni beklerken yıldızlara bakıyordur kimbilir?
Toprağa düşerken toprağı öpmeyi ihmal etme sakın.
Dudakların patlarsa suç toprağın.
Suç toprağın olsa da patlamış olacak dudakların.
İhmal etme düşmeyi.
Düşmeden önce aşağıya inmeyi ihmal etme!
Kendini çok ihmal ettin!
Kendine verdiğin ödülleri kendinden önce at aşağı.
Arkandan sırma saçlı, badem gözlü diyecek olanların ağzını kapat, kopar dillerini!
Yer yarılsın ama sen düşmeden!
Yer yer yarılsın yer!
Yarılmamış bir yere düşersin belki hafazanallah!
İşini duvara, duvarın olmayan ellerine, boşluğun olmayan dallarına bırakma!
Sırtını kaşıyacak kim varsa düştükten sonra sen, hepsinin elleri yer üstünde kalsın.
Toprağın sırtını kaşısınlar!
Toprak münbit, toprak can alıcı, toprak seyrek ve yer yer yarılmış.
Senden tohum olur mu?
Düşmeden bil bunu!
Ona göre in aşağıya, düşmeden önce!
Senden yıllar sonra toprağa kazma vuran seni değil de herhangi bir hazineyi bulduğuna sevinecekse ölmüş numarası yap ve bunu düşmeden önce müşahede et, istişare et kendinle!
Dört köşeli, her köşesi keskin bir masa etrafında otur kendinle, kendini paramparça et, dörde böl!
Bölmeden yutmak kolay değil toprak için de!
Toprak içinde de vaktin olacak ama sen toprağa düşünce toprağın sırtını kaşıyacak ellerden gizle kendini!
Dünyanın midesi bulanıyorsa güneş dünyaya, yağmur dünyaya, gece dünyaya, gündüz dünyaya, yıldızlar dünyaya kafa tutuyor demektir!
Koparma hiçbirinin kafasını!
Dünya düşünsün, niye kendisine herkesin kafa tuttuğunu!
Sen -dili geçmiş zamanların diline tercüman olmaya çalış.
Düşmek marifet, düşmek ahenk, düşmek bir mihenk olacak senin için.
Düz mantıkla dünyayı dümdüz etmeye çalışanların dünyayı yaşanamaz bir coğrafya yapmasına kulak asma!
Yerin içine düşen kayıp bir şehirde, şehirden bi’haber yaşarken senden de şehrin bi’haber olmasını sağla!
Yeteneksizliğini yüzüne vur şehrin, o senin yüzüne vurmadan.
Bir nar çiçeği ile düş toprağa, sımsıkı tut elinden onun.
Toprağın yüzüne çıkmasına izin verme!
İzini belli etmeden git!
Karlar yeğin yağacak şimdi!
Toprak donup, donuk gözlerle bakacak gece mavisi ile gökyüzü sana.
Bulutsuz havada ve Haziranda yağacak kar!
Ne yağarsa kâr!
M’S