Farklı çocukları aynı sınava sokmak 23.08.2025 (Maarifin Sesi)
Hiç unutmam öğretmenliğe yeni başladığım zamanlardı. Doğuya askeri öğretmen olarak gitmiştim.
Güzel bir köyde göreve başlamıştım.
Okullar arası bilgi yarışması var, çocukları ilçeye götüreceğiz dedi müdürümüz.
Nasıl yani dedim, hangi okullarla yarışacak bizim çocuklar?
Köy okullarıyla mı, ilçenin okullarıyla mı?
Soruma cevap alamadan gittik.
Çocuklar yarıştı ilçenin tüm okulları da yarışmaya girdi tüm köylerin okulları da…
İlk üçe hangi okulların gireceğini herkes tahmin eder.
El becerileri, kişisel yetenekler, spor müsabakaları falan olsa köy çocukları tâbi ki derece alır.
Bilgi yarışmalarında da derece alan vardır da, hatırı sayılır değildir.
Yarışma sonrası kaymakam ve ilçe müdürü ilk üçe giren okulları tebrik ediyor ve onlara ödül takdim ediyor.
Tâbi tarlada çalışıp boş kaldığında okula giden bizim köy çocukları ödül alanlara ezik ezik bakıyor.
Tören esnasında ayağa kalkıp, bu yarışmanın saçma olduğunu söyledim.
Köy okulları ile ilçe okulları aynı sorularla yarışmaya girmemeli, bu adil değil dedim.
Okul müdürü beni çekiştiriyor ortalığı karıştırma diyerek…
Tâbi benim feryadım boşa gitti ama çocukların sözcülüğünü yapmak zorundaydım.
Seneler sonra ezan yarışmasına, hutbe yarışmasına da karşı çıktım hem de en üst makamlarla direkt bağlantı kurarak.
Yüz kişi yarışmaya giriyor üç kişi seviniyor doksan yedi kişi üzülüyor.
Bunun mantığını ben anlamıyorum
Kimisi en üst düzey imkanlarla hazırlanıp giriyor yarışmalara kimisi kendi kıt imkanlarıyla.
Üniversite sınavları da öyle, liseye giriş sınavları da öyle.
Eşit olmayı öğretmişler bize güya.
Adil olmak kimsenin aklına gelmemiş.
Öğretmeni zor bulan dağ köylüsü de aynı sınava giriyor, aynı dersi birkaç öğretmenden özel ders alan öğrenci de aynı sınava giriyor.
Şu sözü hatırlamak için vakit çok mu geç acaba?
Enderun’da bir duvar yazısı;
“Burada hiçbir balık uçmaya, hiçbir kuş yüzmeye zorlanmaz.”
Bu sözü de sadece yeteneğe yoranlar da var ama, imkanları da ıskalamamak lâzım.
Ders zili çalmadan eğitimde fırsat eşitliğine dikkat çekmeye çalıştık.
İnşallah ileriki yıllarda taşra çocukları ile ”metropol” çocukları yarışa kendi imkanlarıyla girerler.
Adalet herkese eşit davranmak değil; adalet herkese hak ettiğini vermektir.
Mustafa Süs