Kendi Kendini Bitiren Toplum (Makale)
Kendi Kendini Bitiren Toplum
”Eskinin mücahitleri ‘mütayit’ oldu.” diyen de fellik fellik ucuza arsa arıyor; zenginlerden hoşlanmayan da kısa yoldan zengin olmanın peşini kovalıyor.
Kimisi de Müslüman’ın zengin olmasından şikâyetçi, “bir lokma bir hırka” edebiyatı yapıyor en az üç çeşit yemekli sofrasında…
Herkesin kendisini masum zannettiği bir dünyada yaşıyoruz.
Başkasını suçlayan tüm suçlardan sıyrıldığını zannediyor nedense.
Eğitim sisteminin çarpıklığından şikâyet ediyor çocuk yetiştirirken çocuğuna terbiye vermeyi bilmeyen insan.
“Hırsızlık yapan zenginlerden” şikâyetçi derse geç kalıp zamandan çalan öğretmen.
İyi insanların azaldığından şikâyetçi iyilik yapmayı bilmeyen, iyilik yapmayı başkasından bekleyen insanlar.
Hayat pahalılığından şikâyetçi, elli kuruşa aldığı meyveyi beş liraya satan tüccar…
Fırsatçılıktan şikâyetçi fırsatını bulduğu an evinin kirasını mevsim normallerinin üzerine çıkaran açıkgöz ev sahibi.
Araba fiyatlarının fahiş rakamlarla satıldığından şikâyetçi kendi arabasını ederinin iki katı üstüne satmaya çalışan işgüzar memur.
Gelininin pervasızlığından şikâyetçi kaynanasının elini öpmeyi zül addeden kaynana.
Oğlunun saygısızlığından şikâyetçi çocuğuna gerektiği şekilde terbiye vermeyi bilmeyen sonradan görme baba.
Başı kapalı ve dar giyinen kadınlardan şikâyetçi iştahlı bir şekilde kul hakkı yerken utanmayan insan.
Trafikteki trafik magandalarından şikâyetçi kırmızı ışıkta geçmeyi maharet zanneden, emniyet kemeri takmamayı övünç kaynağı olarak gören sürücü.
Toplumdaki bozulmadan şikâyetçi, toplumu düzeltmek için kılını bile kıpırdatmayan herkes.
Bu gidiş nereye demiyorum.
Böyle gelmiş böyle gitmesin de diyemiyorum.
Ne diyeceğimi bilemiyorum…
Sahi,
Herkes kapısının önünü süpürürse şehir temiz olur mu yoksa belediye ne güne duruyor, belediye mi süpürsün hepimizin evinin önünü?
Öyle ya!
Gençlik kötü yetişiyor diye herkes devleti suçluyor, herkes hep bir ağızdan diyor ki: Devlet gençleri adam etsin.
Bizim adam olmaya ihtiyacımız yok ki…
Biz zaten baştan aşağı, tepeden tırnağa, uçtan uca adamız.
Çocukları eğiten öğretmen de uzaydan geldi, çocukları büyüten aile de başkası zaten…
Adam olmayanlar kendilerini düzeltsin bi’ zahmet…
Mustafa Süs
