İyi insanın seçimi

Hani haktan hukuktan söz ediyoruz ya?Adam kayırmanın, torpilin, fırsatçılığın ne denli kötü olduğundan dem vuruyoruz her seferinde…

Haklıya hakkını teslim etmenin önemini bilmiyor olamayız.

Yapılan en küçük işin de en büyük işin de görmezden gelinmesinin büyük sorumlulukları vardır.

Herkese akıl dağıtıyoruz normalde.

“Onun hakkına girme, bunun hakkını yeme” diyerek.

Peki, bizler yeterince hakka hukuka riayet ediyor muyuz?

Verilen nimetin şükrünü eda etmek gibi?

Yapılan hizmetlerin karşılığında hizmeti yapana teşekkür etmek gibi?

İş yapanla iş yapmayanı mukayese etmek gibi?

Palavranın dibini bulanla, dediğini anbean vakit geçirmeden söz verdiği şekilde yapanı ayırt etmek gibi?

Senin ve çocuğunun geleceği için gecesini gündüzüne katarak çalışan insanlara minnet borcun yok mudur?

Ahirette hesaba çekileceğimiz zamanlar bizlere sadece kıldığımız namaz sorulacak zannediyorsak büyük bir hüsran içindeyiz demektir.

Hani son zamanlarda sıkça dile getiriliyor ya?

Allah’a kulluk sadece imanın beş şartına indirgenemez diye…

Evet, işte tam da bunu diyoruz.

Allah’a kulluk, nimete şükrü de içine alır.

Zerre kadar iyilik yapanın da zerre kadar kötülük yapanın da hesaba çekileceği büyük gün var ya?

O gün işte, iyi iş yapanlara vereceğin değerden de hesaba çekileceksin.

Sana yapılan hizmetin bedelini ne ile ödedin, diye soracak Allah!

Daha dün kirada otururken, otobüs duraklarında rezil olurken, çocuğunu hastaneye götürmek için eşten dosttan araba dilenirken; şimdi internete girdiğinde araba sitelerinde, konut sitelerinde geziniyor, arabanı, evini değiştirmenin bir yolunu arıyor ve yetmiyor tatil planları yapıyor otel sitelerinde cirit atıyorsan…

Bunların birer nimet olduğunun da bilincinde olmalısın.

Eskiden sadece memleketine giderdin, imkânın olmadığından köyde tarlada çalışırdın, çalıştıktan sonra da şehre giderken köyden erzak götürürdün…

Şimdi köye gitmeye bile gerek duymuyor sadece tatile gidiyorsun.

Son iki senede pandemiden ve savaştan ötürü dünya ekonomisindeki kötü gidişatı saymazsak daha iyi bir konumdaydın.

Şimdi de konforundan pek de vazgeçmiş değilsin.

Alt tabakadaki insanlardan daha iyi durumdasın.

Bakın…

Şuan yaşadığımız her ne varsa hepsi yok olup gidecek.

Bu dünya hayatı sonsuza dek sürmeyecek.

İyi yaşasan da öleceksin, kötü yaşasan da öleceksin!

Dediğim gibi ahirette de sana sadece imanın beş şartı sorulmayacak…

Vatanına, milletine yaptığın da sorulacak, yapman gerekirken yapmadığından da hesaba çekileceksin.

Çocuğumuza bir iyilik görünce teşekkür etmeyi öğütleyen bizler değil miyiz?

Peki, bizler iyilik gördüğümüz zaman teşekkür etmeyi biliyor muyuz?

İşine giderken yolundaki çukuru doldurana da hakkını teslim etmek zorundasın, çukuru görmezden gelene de gereken cevabı vermek zorundayız.

Kendin dışında ülkene ve milletine karşı da sorumlusun!

Atacağın yanlış veya doğru adımdan seksen dört milyonun alacağı olacak senden…

Seçim senin?

İyi insan olmanın gereğidir iyiliği tercih etmek…


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YouTube