AĞLA MÜSLÜMAN AĞLA SREBRENİCA’YA AĞLA
AĞLA MÜSLÜMAN AĞLA SREBRENİCA’YA AĞLA
Seksen 4 bine yakın savaş mağdurlarının sığındığı Srebrenica’ya Hollanda askerlerinin yardımıyla saldıran sırtlan sürüsü Sırplar, çoluk çocuk, yaşlı, kadın sekiz bin civarında insanımızı katletti. Sene 1995.
Tam 25 yıl önce.
Güya Bir(leş)miş Milletler güvenli bölge ilan etmiş, etmiş ama Hollandalılara teslim etmiş bölgeyi.
Yarın Türkiye’nin başına gelecek olan bundan daha beteri olacak, ülkemize sahip çıkmazsak!
Çocuklarınızı sınava değil, İslam düşmanlarının intikam saldırılarına da hazır ederseniz zarar etmiş olmazsınız.
Henüz Srebrenica’ya varmadan yol kenarlarında acılarla karşılaşıyorsun. Varınca da acının dibinde darmadağın oluyorsun.
Ne acı çekenin çektiği acıdan haberin var ne de hissediliyorsun çekilen acıları.
Ağlıyorsun belki ama niye ağladığını da tam olarak bilmiyorsun.
Bunca insan niye öldü?
Kimi yaşatmak için öldü?
Yemin ederim ki burada yaşayanlar, bu ölen insanların niye öldüğünü bilmiyorlar.
Biliyor olsalardı,
Her yerde savaşı yaşatırlardı…
Unutturmamak için ellerinden geleni yaparlardı.
Camiler terk edilmiş gibi, insanlar İslam’ı yeniden unutmuş gibi.
Unuttuğunun bile farkında değilmiş gibi.
Türkiye’ye bağlanmış umutlar.
Uyuyan Müslümanları uyandıracak tek uyanık ülke Türkiye çünkü herkese göre.
Yüzde doksan Batılı yaşam şekli hâkim olmuş herkese.
Sanki, tüm başımıza gelenler Müslüman olduğumuz için geldi, der gibiler.
Evet, Müslüman olduğunuz için geldi başınıza bunca felaket.
Yaşam tarzına bakılırsa Müslüman olduklarına pişman gibiler.
Türkiye’deki İslam düşmanlarından tek farkları,
”Bizler istediğimiz gibi yaşayalım da başımıza iş gelirse nasılsa Türkiye bize bakar!” diyorlar.
Türkiye’deki İslâm düşmanları da,
Aman mazlumların umudu olan Recep Tayyip Erdoğan düşsün de, bize ne dünyadaki mazlumlardan diyerek, kurtuluş savaşı sırasında Amerikan mandacılığını kabul edelim diyen manda sürüsü gibi düşünüyorlar.
Şehitlerin acısından daha fazla insanların vurdumduymaz halleri.
Rahatına kavuşan herkes unutmuş savaşı.
Öyle değil midir her birimiz için de…
Allah’a en fazla sıkıntılı olduğumuz zaman ihtiyaç duymaz mıyız?
Sıkıntıyı atlatınca unuturuz hemen…
Dünyada oyun kurucu biz olmadıktan sonra bize rahat yok!
Tüm okların Türkiye’ye çevrildiği şu zamanlarda, ideolojisi, tavrı, düşüncesi ne olursa olsun, herkes devletine sahip çıkmalı.
Bosna!
Unutulduğunda yerle bir olacak dünya!
Dünyanın dört bir yanındaki Müslümanların Türkiye ile bağlantısı kesilmeye çalışılıyor.
Sahip çıkın Balkanlar’a! Yalvarıyorum sahip çıkın!
Bu dava yalnızca Recep Tayyip Erdoğan’ın davası değil, onun binde biri kadar sahip çıkın.
Tarih kitaplarına Bosna savaşını ekleyin!
Hem de en ince ayrıntısına kadar!
Belediyeler, Sivil Toplum Kuruluşları, Vakıflar, Dernekler, Zenginler!!!
Balkanlar’dan İslam’ı unutan, Osmanlı’yı unutan insanları getirin Türkiye’ye birer hafta yaşayıp görsünler bizi! Bize düşman olacaklar yoksa!
Tarihi eserlerin tamamını restore ederek Osmanlı’yı yeniden diriltmeye çalışan, Köylünün böğürtleni bozulmasın diye köye soğuk hava deposu yaptıran TİKA da olmasa Osmanlı’nın izleri tamamen silinip, zihinlere Hıristiyan ve Yahudi öğretileri ya da Vahhabi kirliliği dolacak.
Hâlâ mezarlar kazılıyor çeyrek asır sonra bulunan cesetleri gömmek için. Kim dayanır bu vahşete?
Ağla Müslüman ağla
Ağla da yüreğini dağla
Sen yeterince ağladın
Sus artık
Kendine gel Srebrenica!
Mustafa Süs
