GÖRÜCÜ USÜLÜ
GÖRÜCÜ USULÜ
Kendi topraklarında
Yabancı uyruklu bir mülteci gibi
Görücü usulü ölümle
Burun buruna bir hayat!
Gözlerden boşalan mermiler
Yürek burkmuyor artık
Kimsenin olmadığı yerlerde yaşamak gibi
Kimsenin kimseyi tanımadığı dünyada
Yıldızlar da öyle değil mi?
Ne kadar kalabalık oysa gökyüzü
Göz kırpmak yetmiyor!
Her yıldız yabancı bir diğerine.
Habil naifliğinde sarf ediliyor sözler
Bakışlar aratmıyor Kâbil’i…
Kabul edelim el ele verip
El ele veremediğimizi!
İsyan ne zaman işe yarayacak olsa
Susuyor herkes!
Sükut zamanı fırtınalar kopuyor dillerde
Görücü usulü savaşların
Namusu yerle yeksan!
Namlusunun ucunda insanlık
Kim öğretiyor hayatsızlığı öğrenmeyi bize?
Dize gelmeyi kim belletiyor?
Umut da artık gitsin yollar kalabalıklaşmadan
Son sürat!
Kimin uçurumu daha derinse yuvarlanıversin
Belli ki deniz aç umuda
Balıklar aç.
Kaygılanmak hakkımız diye diye
Ödümüz kopuyor yağmurdan
Yağmurda ıslanmaktan!
M’S