“YOK” HÜKMÜNDE BİR PAKET

 

 
 
“YOK” HÜKMÜNDE BİR PAKET
Demokratik paketten benim beklentilerim çıkmadı. Başbakana buradan kocaman bir sıfır veriyorum.
Öncelikle şunu belirteyim… Ben dağın dağ doğurmasını bekliyordum oysa dağ fare doğurdu.
Peki, neydi beklentilerim?
1. Ülkeyi kaosa sürükleyen, yakıp yıkan, ağacı bahane edip ortalığı karıştıran herkesin polise saldırmasına hiç ses edilmemeliydi.
2. Toplumsal Olaylara Müdahale Aracı olan TOMA’lar polisten alınıp direnişçilere verilmeli adı da, DHKP-CHP aracı olarak değiştirilmeliydi.
3. Çatıdan adam atıp suçu polise yüklemek oradan da hükümeti vurmaya çalışmak legal hale gelmeliydi.
4. PALA’lı saldırganın Ak Partili olduğu deklare edilmeli, bu konuda CHP zan altında kalmaktan kurtulmalıydı.
5. Bu zamana kadar çok sevdiğimiz çocuklarımız, soğukta titreye titreye, doğruyum, çalışkanım falan demeye devam etmeliydi. Zira çok çalışkan bir millet olmak için illa and içmek zorundaydık.  Onlarca yıl and içtik, ülkemiz muasır medeniyetlerin o kadar üstüne çıktı ki, irtifa kaybetmek an meselesiydi.
6. Silivri’de ne kadar darbeci varsa hepsi tekrar özgürlüklerine kavuşturulmalı, yeniden darbe planları yapmaları için karargâh oluşturulmalıydı.
7. Darbe suçu ile gazetecilik yapma ayrımı ortadan kaldırılmalı, terörle işbirliği yapan gazetecilerin düşünce özgürlüğü güvence altına alınmalıydı.
8. Kürtler zaten ellerinden alınan hakları yüzünden değil, nankör oldukları için dağa çıkmış, asıl haklar onlara değil, Türk’lere verilmeliydi. Türkler bu ülkenin yüzde 80 gibi ekseri çoğunluğunu oluşturuyorken, Kürt’lere hak vermek saçmalıktı.
9. Başörtüsü seçim malzemesi olmaktan çıkacak hükümet bu durumdan nemalanamayacaktı, o yüzden başörtüsü yasak olmaya devam etmeli, serbest olsun diyenler de Kemalistlere karşı nefret suçu işlemiş sayılmalıydı.
10. Seçimler açık oy gizli tasnif şeklinde CHP’lilerin gözetiminde sayılmalıydı.
11. CHP’ye önümüzdeki seçimlerde, Ak Parti seçimi kazansa bile, kesin iktidar olma şansı verilmeliydi.
12. Ne kadar brifingci savcı, hâkim, asker, gazeteci varsa hepsine yüksek yüksek tepelerde ev kurma şansı tanınmalı, yargı bağımlı olmaktan kurtarılmalıydı.
13. Müslüman mahallesinde salyangoz satmak yasal hale getirilmeli, denize sıfır zekâlıların olduğu memleketlere başörtülü girişi yasaklanmalıydı.
14. “Kardeşlik, birlikte yaşama” gibi ibarelerin telaffuzu yasaklanmalı, Türkiye’de yaşayan herkes Türk olmak zorunda, hatta Kemalist ve Cumhuriyetçi ve hatta CHP’li olmak zorunda diye bir madde eklenmeliydi.
15. Hükümet sosyal devlet anlayışı ile dağıttığı yardımları, ülkenin yüzde 3’üne değil de yüzde 50’nin tamamına dağıttığını deklare etmeli, makarna, kömür edebiyatı yapanların yüreğine su serpmeliydi.
Paket, bu yazdıklarımın hiç birini içermediğinden benim için “yok” hükmündedir!
Ha bir de Alevi kardeşlerimize verilecek haklar konusunda hükümet yetkililerinden bir ‘son dakika’ açıklaması okudum: Çalışmamız pakete yetişmedi, ilk fırsatta hak ettiklerini vereceğiz, gibisinden.
Bunu da yaparlarsa pes artık derim, Alevilerin dışlanmasının ülkemiz barışına katkısını yıllardır görmeyen hükümet yetkililerini de kınarım.
mustafasus@hotmail.com
www.mustafasus.com