ÖĞRETMEN RAHATSIZSA ÖĞRENCİ KAZANIR


ÖĞRETMEN RAHATSIZSA ÖĞRENCİ KAZANIR
Eğitimde uygulamaya konulan yeni sistem çok can yaktı. En çok canı yananların başını, takdir etmezsiniz ki, Milli Eğitim Bakanı çekiyor…
İçinizden ya da dışınızdan, “oh olsun, beter olsun” gibi beddua edenleri duyar gibiyim.
Önceki yazılarımın aksine bu yazıda en baştan söyleyeyim, yeni getirilen sistemi, sistemin getirdiklerini, mağdur olanların aslında mağdur olmadıklarını, mağdur edebiyatı yaptıklarını anlatacağım.
(Şimdi bir kısmınız yazıyı okumaktan vazgeçebilirsiniz ya da her zamanki yaptığınız gibi sadece başlığa bakarak, ilk cümleyi okuyarak yorum döşeyebilir, hakaretler yağdırabilirsiniz. Ya da diğer yazılarımdan bihaber, sadece hükümet lehine, bakan lehine yazı yazdığımdan, yalakalık yaptığımdan da dem vurabilirsiniz… Karar sizin!
Bizim ülkemizde, nedense, bir hak teslimi söz konusu olduğunda, iktidar yanında yer alırsanız adınız kötüye çıkar. Sanki nemalanıyormuşsunuz gibi. Sanki bir makam, mevkii elde etmişsiniz gibi.
Ne makamda, ne mevkide gözümüz var. Dişimizle, tırnağımızla, hak ettiğimiz yer neresi ise orada olmak isteriz, bir takım zevat gibi, eskiden şöyle, bugün böyle olmadık, olmayız da.
Birilerinin sırtına basarak elde edilecek bir makam varsa Allah bize nasip etmesin.
Şimdi herhangi bir makama gelenlere küfredenlere aldırmayın, onların ya altından o makam çekilmiştir ya da kendi fikrindekiler iktidarda olsa o makama oturmaktan asla imtina etmeyecek olan tiplerdir.
Ben bu işi Allah rızası için yapıyorum, diyenlere de kulak asmayın, altlarından koltuğu çekince, Allah’ı, dini unutuveren tipleri de gördük biz.)
Ne diyorduk?
Yeni sistemin artıları neler?
Yeni sistemi öğrenciler üzerinden değerlendiren maalesef yok.
Çocuğu küçük olup da, okula küçük yaşta çocuğunu gönderecek olanlar hariç, kimse öğrenci merkezli düşünmüyor.
Haklı olabilirsiniz, kimse mağdur olmak istemez. Öğretmeni rahat ettirmezseniz, öğrenci merkezli düşünmek biraz safdillik olur. Öncelik, bu işin mutfağında olan öğretmeni rahat ettirmek.
Bu konuda herkes hemfikirdir.
Lakin, öğretmen, karnım tok olsun, sırtım pek olsun, felsefesi ile hareket ederse, bu işi nasıl başaracağız?
Her dönemde dalgalanmalar, değişimler olur, olacak ve olmalıdır da.
Yaz tatilinde feryat eden sınıf öğretmenlerinin sesleri kısıldı, biz o zamanlar da söyledik, deniz durulacak bakmayın dalgalandığına, bakan bey de, öğretmenlerimizi mağdur etmeyeceğiz, demişti.
Ne oldu? Norm kadro fazlası olan öğretmenlerden, açıkta kalan, köylere giden, yerinden yurdundan edilen öğretmen var mı? Yok! Birkaç istisna dışında…
Yeni sistem, öğrenci merkezli ve konunun uzmanları tarafından, büyük bir titizlikle, üzerinde yıllarca çalışılan bir sistem. Küçük yaşta çocuğunu okula gönderen veliler de yarın bu sistemin faydasını anlayacaklar.
Alt yapı oluşturulmadan getirilen sistem çöker diyorlar, hangi sistemin alt yapısı oluşturulur ki? Yavaş yavaş her şey rayına oturacak, biraz sabır ve tevekkül gerekli.
Ne demiş büyükler?
İdareyi maslahatçılar, esaslı devrim yapamazlar!
mustafasus@hotmail.com
www.mustafasus.com


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YouTube