Sürüp Gitti Gitmeler
Her zaman vardır kıyıda köşede gitmeler.
Biriktirmişizdir. Dua gibi el tetikte. Ha kabul oldu ha olacak. Ha gitti ha gidecek.
Her zaman vardır kıyıda köşede gitmeler.
Biriktirmişizdir. Dua gibi el tetikte. Ha kabul oldu ha olacak. Ha gitti ha gidecek.
Bitmek bilmeyen bir huzur beklentisi içinde…
Tüm vefaları bırakıp, tüm umutları peşleyerek…
Peşine takılanlarla ayağına takılanları bir kalemde silip, ruhuna takılanları yükleyip omzuna, alabildiğine kör ve alabildiğine sağır kesilip tüm gerçeklere, gitmek.
Yollar kapalıymış, yollar ıssızmış, yollar yokuşmuş kime ne?
Merhametin marazından, dost bellenenlerin garazından sıyrılıp, sıyrılıp tüm korkulardan, tenhalıklardan sıyrılıp gitmek.
Gözlerden ırak, gönüllerden uzak fersah fersah…
Kime ve nereye gittiğini bilmeden, yelkenler fora!
Nereye gideceğini bilmeyen bir gemiyle, pusulasız bir yolculuğa çıkmak.
Tüm beklentileri boşa çıkartıp, tüm hayal kırıklıklarını düze çıkartıp, işkenceye dönüşen umutları yakıp yıkıp gitmek.
Soysuz bir direnişle karşı konulmadan, asaleti eksik, ataleti bol isyanların naifliğine aldırmadan gitmek.
Yılların izine basıp tekrara düşerek, kendini yenilemeden, kendine yeni bir anlam yüklemeden, anlamlandırmadan gitmeleri…
Makul bir süre zarfında unutmaya terk edip, unutmaya azmedip, çizikleri, onulmaz yaraları iyileştirmeye çalışmak.
Zor değil mi?
Zor olmalı değil mi?
Gözler dolduysa kim bilir daha neler dolmuştur. Daha neler doymuştur kim bilir yaşanmışlıklara, acılara, yara bere içinde kalan umutlara…
Buraya kadarmış, buradan ötesi yokmuş, söz bitmiş, kulaklar tıkanmış her şeye…
Buraya kadar olan ne? Buradan sonra başlıyor asıl hengâme!
Direnişin sahteliğini aculluğunu, dört başı mamur bir gitmeye denk tutan sözler, her kaybettiğinde bir daha kaybetmeyi –nasılsa- becerebilen, kaybettiklerine değil de kazanamadıklarına anlam yükleyen, geleceğe değil de geçmişe saplanıp kalan kimliksiz adı konulmamış bir yaşama gark olan bakışlar.
Söylenmemiş söz kalmamış. Durulmuş zihinde tüm karmaşıklıklar.
Bir nehir gibi, denizine doğru yol alan, kaynağından kopardığı ne varsa geride bırakıp.
{fcomment}