Ali’m Kıbrıs Senesi Doğdu (Hikâye)


Ali’m Kıbrıs Senesi Doğdu (Hikâye)
Hiç unutmam,
Eskiden çocuklar doğar babaları da para bulup şehre giderlerse çocuklarını nüfusa kayıt ettirirlerdi.
Ya da ilkokula başlayacaksa çocuk, okul müdürü de hassas ise mecburen nüfusa gidilirdi.
Okula gitmeyen kız çocuklarının nüfusa kaydı bazen evlenene kadar yapılmazdı.
Kimin ne zaman doğduğu tam olarak asla bilinmezdi.
Bu bilinmezliklerin kimseye pek bir faydası da zararı da olmazdı.
Birkaç olumsuzluğu olsa da takılmazdı büyükler.
Bazı yerlerde seçim çok önemli olduğundan çocukların kaydı hassaten yapılırdı.
Büyük ihtimalle seçime kısa bir zaman kala bizim en küçüğün nüfusa kaydı için babamla şehre gittiğimizi hatırlıyorum.
Doğum tarihini bana sormuştu babam.
En küçüğün her şeyini ben bilirdim de o yüzden. Anama sorma gereği duymamıştı.
Konumuz bu değil tâbi.
Aklıma gelmişken anlatayım dedim.
On dakikalık zaman diliminde dürüstlük konusunu anlatırken aklına gelen tüm ayetleri, tüm hadisleri açıklamaya çalışan, açıklarken de zamanı bir saate çıkaran, nasılsa dinden imandan bahsediyorum düşüncesiyle kendine insanların zamanını çalmayı hak gören hocalar gibi lafı uzattım ama kusura bakmayın gayrı…
Eskiden insanların ne zaman doğduğunu nüfus memurları değil analar bilirdi bir de benim gibi abiler.
Bir de bizim çocuklar içinde tuhaftır benden başka kimsenin doğum tarihi doğru yazılmamıştır.
Kardeşimin bile.
Tamam o konuyu kapatalım.
Ne yapayım doğum yılını hatırladım ama gününü hatırlamadım. Babam da garibim bilir diye üstüme düşmedi.. Kimseye demeyin bu durumu hatırım kalır.
Meselâ bizim çocuklar içinde abim ablamdan büyük ama nüfus kaydında küçük görünür.
Sebep? Kız çocukları okumaz mantığı çerçevesinde okula zorla almasınlar diye ablam büyük yazdırılmış nüfusa.
İyi ki de okumadı demiştik o zamanlar, gece okuluna giderek bize hocalık yapmaya çalışıyordu. Okula gitseydi bizi beş geçerdi, derdik.
Gitmedi de ne oldu?
Halı dokuyarak ömrünü bize adadı. Onun anamla dokuduğu halı bize harçlık oldu.
Ha hiç unutmam bir keresinde de ben öğlenciydim ilkokula giderken…
Ablam Kur’an Kursuna gitmek istedi ama halıyı kim dokuyacak?
Ben ablamın yerine halı dokudum anamla birlikte. Bana çok istediğim kol saatini almıştı babam.
O kol saatini de inekleri güderken kaybetmiştim.
Tekrar bir kol saati istemiştim babamdan o da, saatin kapağını açıp içine tornavida sokmayacağına söz ver alayım demişti.
İkinci kol saatini ne zaman aldım hatırlamıyorum.
Laf lafı açınca lafı uzatan hoca kıvamında dolaşıyorum bu hikayede. Sıkılan varsa bırakabilir diyeceğim de şuraya kadar okuduysan bundan sonrası da okunur ne olacak ki?
Benim doğum tarihi babam o günlerde belediyede çalıştığı için gününe gün yazılmış.
Bir de zaten nisanın birinde kim doğar ki benden ve benim gibilerden başka?
Kıbrıs senesi doğdu Ali’m…
Bu cümle için yazdım tüm bu hikayeyi.
Elli sene geçmiş dile kolay.
Gün gibi hatırlıyorum doğduğum günü diyeceğim de kimse inanmayacak.
Doğru söze inanılır.
Kıbrıs’ın benim için anlamı oldukça büyük sırf anamın o sözünden ötürü.
Sadece o söz değil, Kıbrıs senesi Erbakan hocam yönetti savaşı, o anlamda da büyük anlamı. O olmasaydı zaferden söz etmek mümkün değildi.
Allah rahmet eylesin, komşumuz beni Erbakan diye çağırırdı, anlamı büyük olmaz mı?
Çocukken o isimle çağırılmak ne büyük şeref benim için. Gerçi kardeşim doğduktan sonra onun adı Necmetdin olunca benim pabuç dama atıldı.
Dayımın oğlu da Kıbrıs’ta askerdi o zaman, askermiş yani ne bileyim, doğduğumu hatırlayınca onu da hatırlıyorum sandım biran.
Yeğenim Kıbrıs gazisi oldu derdi anam, babam da kurtuluş savaşı gazisi derdi.
Sırtını soyunurken görürdüm, sırtında kurşun izleri vardı derdi. Hâlâ anlatır. Emmisi de Çanakkale’de şehit olmuş İstanbul’a defnetmişler, mezarını bilemiyoruz der.
Dedem Kurtuluş savaşından sonra uzun süre yaşamamış olan biteni gördükten sonra.
Bize de 15 Temmuz’da gazi ya da şehit olma imkânı doğmuştu ama biz Ankara ve İstanbul’dan uzakta kaldığımız için nutuk okumakla yetindik.
Her birimiz bir şeyler yaptı bu memleket için
Kimimiz öldük kimimiz nutuk okuduk, dizilerinden mülhem.
Allah tüm şehitlerimize rahmet etsin. Kıbrıs’ın tamamının bize geçeceği günleri de göstersin.
Ve şehitler kervanına bizleri de dahil etsin diyerek, sözlerime burada son veriyorum…
Yoğsam cenneti rüyamızda bile göremeyiz biz Allah korusun…
M’S


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir