SENDEN İYİSİ YOK!
Köyümüzde, mahallemizde, yaşadığımız şehirde, ülkemizde ve dünyada işler niye karışık?
Niye hiç kimse mutlu değil?
Neden herkes karamsar?
Geleceğe dair beklentileri ve umutları olsa da insanların, kısa vadede neden herkes, neler oluyor sorusunu soruyor?
Gelin hep birlikte bu soruların cevabını arayalım…
Ama bir şartla!
“Evet, benden başka herkes kötü.” Demeden…

  1. Dürüst müyüz? İnsanlar, elimizden, dilimizden emin mi?
  2. Hırsız mıyız? Bir başkasının veya devletin malını çalmaktan söz etmiyorum. Birilerinin zamanını çalıyor muyuz? Sorumluluğumuz altındaki işleri aksatıyor, örneğin bir öğretmen isek, derse geç girerek çocukların vaktini çalıyor muyuz? Yönetici isek bize verilen imkânı çarçur ediyor muyuz?
  3. Araya birilerini sokarak iş yaptırmaya çalışıyor muyuz? Güvendiğimiz ensesi kalın birileri var mı? Liyakatimizle değil de, birilerine yakınlığımızla bir yerlere gelmeye çalışıyor muyuz?
  4. Çocuklarımızla ilgileneceğimiz yerde, onlara rol model olacağımız yerde, onları televizyonla, bilgisayarla baş başa bırakıp dünya telaşesine kendimizi kaptırıp onların nitelikli yetişmesine engel oluyor muyuz?
  5. Kul hakkı yemeden bir günümüz geçiyor mu? Kul hakkı komşunun bahçesinden erik aşırmak değil artık. Bunu açıklamamıza gerek yok. (dedikodu, iftira, hasetlik, küçük düşürme, işleri savsaklama vs.)
  6. Zenginliğimiz bir fakirin yüzünü güldürüyor mu?
  7. Doyumsuzluğumuzun bir sınırı var mı?
  8. Başkalarının sırtına basarak yükselmekte bir beis görüyor muyuz?
  9. Bizden başkaları hep kötü ve sadece biz mi iyiyiz?
  10. Aynaya bakınca kendimizi nasıl tanımlıyoruz?

O kadar çok soru var ki kendimize sorulması gereken.
Ama biz hep başkalarına soruyoruz.
Başkası dürüst olsun, başkaları doğru olsun.
Kimse kusura bakmasın, toplum bu kadar bozuksa, senin, benim yüzümden bozuk.
İşin kolayına kaçıp herkes gibi sen de;
Siyasetçiler hırsız, onlar işi bilmiyor, ellerine yüzlerine bulaştırdılar diyorsun ya?
Onların hepsi senin içinden çıktı işte, bunu anlamıyorsun.
Mecliste yumruk yumruğa kavga edenlere, kocaman adamlar diyorsun ya? Sen kahvedeki kendi en yakın arkadaşınla yumruk yumruğa kavga ediyorsun siyaset yüzünden.
Devletin malını parselliyorlar diyorsun ya? Yarın şu bölgeler değerlenecek gidip oradan arsa alalım, yatırım olur, diyorsun.
Üçkâğıtçı, sahtekâr herkes diyorsun ya? Çocuğunu veya bir yakınını işe sokabilmek için atmadığın takla kalmıyor.
Şu partinin adamları zengin oldu, çok mal haramsız olmaz diyorsun ya? Senin zamanında oy verdiğin partinin adamları da deveyi hamuduyla götürüyorlardı, onlar da birilerine makam mevki verilirken yalnızca kendi adamlarını gözetiyorlardı.
Sen, yarın bu devran böyle sürmez diyerek, çeşme akarken testiyi dolduralım diyorsun ya?
Çocuğuna yedirdiğin haram lokma onun burnundan fitil fitil gelecek ileride farkında değilsin!
Aynaya bakmadan başkalarını suçlayarak toplum düzelmez!
https://twitter.com/saskinkelimeler


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir