TOPRAK KABUL EDER ŞİİRİ (Deneme)


şiir
 
 
TOPRAK KABUL EDER ŞİİRİ
Yazmak oyun oynamak gibidir, kan gövdeyi götürürken kimse yeltenmez yazmaya. Oyun da, savaşta oynanmaz. Yazı, suç teşkil eder oyun zamanı. Savaşta yazıp suç işlenmez. Gülümseme yetisini yitiren insanlar yazar, gülümsetebilme adına savaşta bile.
Ben yandım der yazar, yanmasın kimse. Evlat acısı gibidir tüm şiirler, kalemden kopup ölür kelimeler, bir başkasına hayat verme adına. Kaleminin namlusuna kelime süren her yazar en güzel şarkıyı artık kurşunlara söyletme derdinde değildir. Beyinler arasında gel gitler yaşanırken; yazar, oyun derdine düşer, düştüğü yerden doğrulur, yiğitler gibi, kelime başını göstermeye görsün, yuvarlak olduğunu anlatır dünyanın dünyaya. İki kelimedir darağacı, Hallacı da vurur yağlı kement, dönen dünyanın tespitçisini de.
Bir kıyı kasabası boş kalmışsa, oyun oynarken yazan ölmüş demektir.
Balıklar niye ağlasın ki? Gözyaşları belli olmayacak, görünmeyecekse?
İpe serilen un kadar sahici bir mantıkla ölür şair. İlmik ilmik örer kendi ölümünü ödünç aldığını zannettiğiniz kelimelerle. Siz sefa sürün, en güzel kokularınızı sürün ve ölüm merasimine koşun. Üzerinize sinen, ortalığı saran ölüm korkunuzu saklar süründüğünüz korkular. Korkulan olur zannedersiniz de olmaz hiçbir şey.
Kaçış sizindir, elinizde bir kürek, yazarın cümlelerini örtersiniz toprakla. Toprak kabul eder ölen her şiiri, size hayat vermeyecek olan her şiiri. Kendi elleriyle kendi ölümünü hazır eden şairin size hayat verme pahasına öldürdüğü her şiirini kabul eder toprak, ne ki? Sizi bile!
M’S


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir